Konu ağız ve diş sağlığı olunca akıllara birçok soru gelmesi elbette doğal. Bu sayfada sizden bize gelen en sık soruları sizler için yanıtladık.
Dental implant diş eksikliklerinde üzerine protez diş yapmak amacıyla kullanılan genellikle titanyum malzemesinden oluşan vida sistemidir. Çene kemiğine yerleştirilen dental implantlar dişlerin kökü gibi görev yapmaktadırlar. Tek diş eksikliklerinde, komşu sağlam dişlere dokunulmadan eksik dişi tamamlamak mümkün olabildiği gibi çoklu diş eksikliklerinde hareketli protez yerine sabit protezler kullanabilmek dental implantlar sayesinde mümkündür. Tam dişsizlik durumlarında özellikle alt çenede kullanımı zor olan, ağızdan sürekli çıkmaya eğilimli hareketli protezleri implantlar sayesinde sabitlemek veya stabilizasyonunu arttırmak mümkündür.
Halk arasında bilinenin aksine implant operasyonu sırasında lokal anestezi kullanıldığından ağrı hissedilmez. Operasyon sonrasında hastalar gündelik hayatlarına devam edebilmektedirler ve ağrı kesicilerin de düzenli kullanımıyla minimal rahatsızlık duyulur.
Diş hassasiyeti oldukça yaygın görülen bir sorundur. Dişlerin problemleri devamında ortaya çıkar. Bu problem genelde 20-50 yaş aralığında görülür. Diş hassasiyeti mine dokusunun altında bulunan dentinin açığa çıkması veya çürük oluşması gibi durumlarda oluşabilmektedir.
Diş hassasiyetinin tedavisi var mıdır ?
Diş hassasiyeti genellikle hassas dişlere sıcak, soğuk, tatlı gibi uyaranların teması ile şiddetlenmektedir. Diş hassasiyeti tedavisinde dentin tübüllerini tıkayıcı veya diş içindeki sinirleri hissizleştiren çeşitli malzemeler kullanılmaktadır.
Ağız kokusu bireyleri günlük yaşamında rahatsız eder ve sosyal ilişkileri negatif yönde etkileyebilir.
Ağız kokusu genellikle dişler, dil ve diş eti gibi ağız içi dokuların üzerinde anaerobik bakteri birikimi sonrasında görülür. Ayrıca uyumsuz protezler, dişlerdeki çürükler, ağız dokularında enfeksiyon ve mide problemleride ağız kokusuna sebep olabilmektedir.
Ağız kokusundan kurtulabilir miyim ?
Ağız kokusundan kurtulmak için öncelikle problemin kaynağı belirlenmelidir. Kaynaktaki sorun çözülürse ağız kokusu çok büyük oranda geçmektedir. Problemin kaynağını belirlemekteki en iyi yöntem ise hekiminize danışmaktır.
Dişler, diş eti, dudaklar gibi bir takım estetik kriterlerin birbiriyle olan ilişkisinin yorumlandığı ve detaylı estetik analizleri kapsayan, gülüş şeklinin değerlendirilmesidir.
Dudak seviyesi, dişlerin boyları, diş eti seviyesi, diş rengi, diş dizimi, güldüğümüz zaman dudak ve dişlerin uyumu ve gülme hattı gibi faktörlerin tek tek ve birbirleri ile olan uyumu estetik gülüş analizinin yapılmasında çok büyük önem taşır.
Gülüş tasarımı nasıl yapılır ?
Gülüş tasarımı yapılırken dişlerin oluşturduğu bölgenin estetiği (beyaz estetik) ve dişetlerinin oluşturduğu bölgenin estetiği (pembe estetik) ve diş-dişeti-dudaklar-yüz ölçüleri oranları değerlendirilir. Bu amaçla öncelikle fotoğraf üzerinde dişetlerinin hangi seviyede olması gerektiği, hangi dişlerin tasarıma dahil edileceği yorumlanır.
Sonrasında dişlerin diş-dişeti-kemik seviyeleri klinik ve radyografik olarak incelenir. Daha sonra tedavi planı netleştirilir ve hastada kabul ederse uygulanır.
Tedavi Süresinin Zaman Dilimi Nedir?
Tedavi süresi hastanın diş şikayeti ağız yapısına göre tek gün içerisinde ya da 2-15 gün arasında değişiklik gösterebilir.
Diş kaplamaları genellikle porselen kaplama şeklinde uygulanır. Diş kaplamaları ikiye ayrılır bunlar metal destekli ve metal desteksizdir. Daha estetik bir gülüş isteyen bireyler için diş hekimleri de daha estetik tedavi yaklaşımları içersindedirler. Bu estetik ihtiyaçlar, diş hekimliğinde daha estetik bir yaklaşım olan zirkonyum alt yapılı protezlerin kullanılmasını gündeme getirmektedir. Diş yapımında kullanılmakta olan ve beyaz renkli bir malzeme olan zirkonyum, saf mineral hali yerine zirkonya seramiği haline dönüştürülüp kullanılarak özel fırınlarda işlenmektedir. Zirkonyum diş kaplama, metal desteksiz kaplamalar grubundan olup, metal destekli kaplamalara kıyasla daha doğal bir görünüm sunar.
Zirkonyum diş kaplamanın avantajları nelerdir?
Doğal dişler; renk tonu, rengin parlaklığı ve rengin doygunluğu ve translusensi(ışık geçirme) konusunda çeşitli özelliklere sahip oldukları için insan gözüne doğal ve estetik gelmektedirler. Metal destekli protezler ise buözelliklerden translusensiyi sağlayamaz ve doğal diş kadar mükemmel bir estetiğe sahip değillerdir. Zirkonyumun en büyük avantajı translusensiyi sağlayarak doğal diş estetiğine çok daha yakın bir görünüm sergilemesidir.
Biyolojik uyum; zirkonyum dişlerin biyolojik uyumu mükemmele yakındır ve hastalar tarafından uzun yıllar kullanılabilmektedirler.
Dayanıklılık; Zirkonyum dayanıklılığı sayesinde metal altyapı kullanılmayan protezlerde çığır açmıştır ve hekimler tarafından güvenle kullanılmaktadır.
Dişlerimizi korumanın en etkili yolu düzenli olarak fırçalamaktır. Diş fırçalama işlemi ortalama 2 dk sürmeli, her dişin üzeri 8-10 kez fırçalanmalıdır. Diş fırçalarken mutlaka diş dişeti birleşim yeri özellikle fırçalanmalıdır. Amaç diş yüzeyindeki yemek artıklarını, bakteri plağını uzaklaştırmaktır.
1- Dişler günde iki kez fırçalanmalı
2- Dişle dişeti arasındaki birleşime 45 derecelik açı ile yerleştirilen fırça bir diş ileri bir bir geri olacak şekilde her dişin üzerinden 8-10 kez geçerek fırçalanmalıdır.
3- Dişlerin çiğneyici yüzeyleri ve dil – damak tarafı da aynı şekilde fırçalanmalıdır.
4- Hangi macunu yada gargarayı kullandığınızın bir önemi yoktur.
5- Diş fırçası ile beraber mutlaka ya diş ipi yada arayüz fırçası kullanmalısınız.
6- Dişlerinizi fırçalarken dişetinizde kanama olursa kanayan yeri daha fırçalamanız gerekir. Kanıyor diye sakın fırçalamamazlık yapmayınız.
7- Eğer kanayan yerdeki kanama doğru fırçalamanıza rağmen geçmiyorsa dişhekimine başvurmalısınız.
8- Üç ayda bir diş fırçanızı değiştiriniz.